SSS

Bu bir repertuvar kitabı değildir. Kitaptaki oyun ve etkinlikler klasik boyama ve etkinlik kitaplarındaki gibi sadece bir kez kullanılacak şekilde tasarlanmamıştır. Tekrar tekrar oynansalar da farklı sonuçlar çıkarabilir. Bu yüzden oyun ve etkinliklerden en yüksek verimin alınabilmesi için, aynı oyunu defalarca oynayabilecekleri şekilde tasarlanmıştır.    

Piyano eğitimine başlarken gerekli olan bütün temel bilgileri; çocukların, ödev yapma algısı yerine, oyun oynayarak öğrenmesini sağlayan yardımcı piyano metodudur. 

Bu sistemde, piyanoda 2 buçuk oktav genişliğindeki tuşlar, orta do tuşu referans alınarak seslerin kalınlık ve inceliklerine göre ikiye ayrılır. Piyanoda ince sesler, ince sesli olan hayvan sesleriyle; kalın sesler ise kalın sesli hayvan sesleriyle ilişkilendirilir. Bu sayede öğrencinin zihninde hayvanların piyano üzerinde nerede bulunduklarına dair şemalar oluşturulması amaçlanır. Bu şemaların öğrenilmesi için sade bir dille anlatılan “Hikaye” isimli animasyon filmi izletilerek öğrencinin görsel olarak daha iyi algılaması sağlanır. Küçük hayvan kartları kullanılarak, hikayenin piyano üzerinde öğrenci tarafından tekrar canlandırılması sağlanarak pekiştirilir. Bu şemalar, bu sistemin temelini oluşturan en önemli faktördür.

Kurgulanan oyun ve etkinlikler bu şemalarla doğrudan ilişkilidir. Nota yazma, okuma ve çalma etkinlikleri yapılırken; öğrencinin, yazdığı veya okuduğu notaları piyano tuşlarıyla kolaylıkla ilişkilendirebilmesi tamamen bu şemaların öğrenilmesiyle ilgilidir. 

1. kitabın sonunda kendi ritmini yazıp çalabilecek seviyeye gelir.

2. kitapta notaları portedeki yerlerine göre okuma, yazma ve çalmasını sağlayan oyunlar oynayarak öğrenir. Kitabın sonunda kendine ait bir beste yapar.

Piyanoya yeni başlayan çocukların sıklıkla yaşadıkları zorluklar, gelişimlerini engelleyen sorunlar, “çalışamadım çünkü…” ile başlayan birbirine benzer saf mazeretler… 

Açıkçası ilk zamanlar bu tip sorunlardan kendilerini sorumlu tutuyordum. Hayatlarında tablet, telefon ve bilgisayar oyunları gibi daha cazip gelen etkenler varken; piyano çalmak gibi zihinlerini aktif kullanmalarını gerektiren bir eylemin daha zor, yorucu ve sıkıcı geldiğini gözden kaçırmıştım. Okul öncesi dönemdeki çocukların derste öğrendiklerini evde de tekrar edebilmelerini sağlayan oto kontrol sistemlerinin olmaması da en önemli etkenlerden biriydi. Bunları idrak ettiğimde çocuklarla çalışırken sıklıkla karşılaştığım sorunların listesini oluşturmaya başladım.

Piyano çalıyor gibi görünseler bile bir çok şeyi kendileri de fark etmeden ezberliyorlardı. Gördükleri notaları zorlukla okuyorlardı. Sürekli aynı pozisyonda çalarlarken ne çaldıklarını bilerek değil; parmak numaralarını ezberleyerek çalıyorlardı. Aslında parmaklarının altında hangi tuş olduğunu, portede hangi nota yazdığını gerçek anlamda bilemiyorlardı. Aslında bir çok şeyi ezberliyorlardı. Ezberlemeleri sonucunda gelişimleri bir noktada tıkanıyordu. Peki bunlara sebep olan neydi ve nasıl çözüm üretebilirdim?

Piyasada çocuklar için kullanılan bulduğum bütün piyano metotlarını aldım. Metotları inceleyerek ortak ve eksik noktalarını, artı ve eksilerini tespit edip notlar aldım. Yapılan bilimsel araştırmaları inceleyerek nelerin olması ve olmaması gerektiğini belirledim. Pedagojik formasyon eğitimi alarak bu konudaki araştırmalarımı derinleştirdim.

Belirlediğim sorunlara çözüm ararken, ortak paydalarında oyun ve eğlence olması gerektiğine inanarak kendime şunları sormaya başladım.

“Çocukların bir sayfa dolusu notayı eğlenerek okumasını nasıl sağlayabilirim?”

“Ezberlemelerini değil; kalıcı öğrenmeyi gerçekleştirmelerini nasıl sağlayabilirim?”

“Evde çalışırlarken ebeveynlerin neyin nasıl olması gerektiğini daha iyi öğrenmelerini ve birlikte çalışmalarını nasıl sağlayabilirim?” 

“Hiperaktivite, disleksi, dikkat bozukluğu olan çocuklar için neler yapabilirim?”

“Deşifre becerilerini arttırmayı nasıl sağlayabilirim?”

“Onlara beste yapmasını nasıl öğretebilirim?”

Bu sorulara cevap ararken; kendi çocukluğumda oynadığım oyunları düşünüp yeni ve özgün oyunlar üretmemi sağladı. Bulduğum oyunları çocuklarla oynayarak, objektif bir şekilde onların beğenilerine göre değiştirip gelişimlerine yön verdim. Ders dışındaki zamanlarda; anne, baba, kardeş ve arkadaşlarıyla da oynayabilmelerini sağlamak için oyun açıklama metinleri yazdım. Ebeveynler tarafından anlaşılmayan kısımlarının daha iyi anlaşılması için oyun anlatım videoları çektim. Bu sistem 7 yılın sonunda biriktirdiğim bütün sorunlara çözüm olarak derlenen bir eğitim seti haline dönüştü. 

5-7 yaş arası çocuklar için uygundur. Harfleri ve sayıları tanıyan 4 yaşındaki çocuklar için oyun ve etkinliklerin bir çoğu kullanılabilir. 8-9 yaşındaki çocuklar için de kullanılabilir. Hatta 8-9 yaşlarındaki çocuklar için çok daha işlevseldir diyebilirim. Fakat bu yaşlardaki bazı çocuklar kendilerini büyük hissedip, küçük çocuklar için yapılmış olan oyunlarla oynamak istemeyebiliyorlar. Bu yüzden kullanılmadan önce 8-9 yaş için kullanmaya başlamadan önce beğenilerine sunulabilir.

3,5 yıllık AR-GE çalışmasından sonra çalışmam tamamlanınca 3 farklı yayınevine gönderildi. Üretim maliyeti çok yüksek bulunduğu için değerlendirme sonucu olumsuz çıktı. Yazar yayıncı olarak kitap bastırılabileceğini öğrendiğimde maliyetini kendim karşılayıp yayınlamayı seçtim.

Yayınevi ya da yazar yazıncı olarak kitap bastırıp satış yapabilmek için yasal olarak kitap basma sertifikası olan matbaalarla çalışmak gerekir. 

Oyunlarla Piyano Eğitim Seti içeriğindeki 2 kitap ve nota kartları İstanbul Avcılarda bulunan Mega Basım A.Ş.’de bastırılmıştır.

ISBN ve Bandrollü olarak satışa sunulmuştur.

KİTAPLAR

Boyut:A4

İç Sayfalar: 80 gr 1. hamur

Kapak: 350 gr mat kuşe, selefon kaplama

Beste Yapmayı Öğreniyorum – 50 Sayfa

İlk Bestem – 48 Sayfa

OYUN KARTLARI

Kartlar: 350 gr mat kuşe

Adet: 200’den fazla

A4 boyutunda 2 yaprak 350 gr mat kuşe, selefon kaplama

KUTU

Amerikan Bristol

170gr kuşe kağıda baskı +sıvama, selefon kaplı

BASKI TÜRÜ

Renkli